Yazının devamı; 'riskli alan' bölgesine uygulanacak işlemlerin neler olduğu ile ilgili genel bir bilgilendirme yazısına dönüştürülmüş ve gönderilen yorumlar korunmuştur ancak yazı yeni yorumlara kapatılmıştır.
'Riskli Alan' Nedir?
Zemin yapısı veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıyan, Bakanlık veya İdare tarafından Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın görüşü de alınarak belirlenen ve Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu'nca kararlaştırılan alandır.
'Riskli alan' olarak ilan edilen bölgedeki tüm yapıların eğer varsa tapularına şerh konur ve mal sahiplerinin herhangi bir işlem yapması engellenerek bu yapılar için yıkım kararı çıkartılır. Yıkım işlemi, hak sahipleri ile yapılan anlaşmalar sonrasında başlar. Eğer hak sahibi, anlaşmaya yanaşmazsa evlerini yıkmaları için 60 gün ve ek süre verilir. Süre bitiminde hala yıkım işlemi gerçekleşmediyse, ilgili yapılar devlet tarafından yıkılır. Ardından genellikle TOKİ tarafından yeniden projelendirilerek bölge sıfırdan inşaa edilir.
'Riskli alan'daki bir yapı risksiz bir bina olsa bile, uygulama bütünlüğü için yıkımına karar verilebilir. Ayrıca 'riskli alan' edilen bölgedeki halihazırdaki imar ve yapılaşma işlemleri de durdurulabilir ve eğer gerekli görülürse mahalle tamamen başka bir alana taşınabilir. Bununla birlikte halihazırdaki kiracılar için, devlet geçici konut temin edebilir ya da kira yardımında bulunabilir.
Kentsel Dönüşüme Hoşgeldiniz!...
---
İlgili Bakanlar Kurulu Kararı: http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/07/20130724-22.htm
Karar Sayısı : 2013/5118
İstanbul İli, Beşiktaş İlçesi, Rumeli Hisarı Mahallesi sınırları içerisinde bulunan ve ekli kroki ile listede sınır ve koordinatları gösterilen alanın riskli alan olarak belirlenmesi; Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 2/7/2013 tarihli ve 3709sayılı yazısı üzerine, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 2 nci maddesinegöre, Bakanlar Kurulu’nca 8/7/2013 tarihinde kararlaştırılmıştır.
Yıkım tarihiyle ilgili bir bilgi var mı
YanıtlaSilBu tür kararlar Resmi Gazete'de ilan edilmesiyle birlikte yürürlüğe girer. Yazıda da belirttiğim gibi anlaşma sağlanmaya çalışacaktır, sonrasında da 60 gün + ek süre devreye girecek. Kabaca bir tahmin yapmak gerekirse yıkımların başlaması ikinci dönem başlayabilir.
SilHisarüstü bir Sulukule değil. Tarlabaşı değil. Hisarüstü'nde öğrencilerin, yeni mezunların üzerinden dönen çok kemik bir rant var. Şimdi kentsel dönüşümle sadece rant el değiştirecek. İşin iyi yanı, rutubetli, bakımsız, güvensiz evlere 2 bin kira vermek yerine en azından insan gibi evlere verecek insanlar bu parayı. Hisarüstündeki gecekondulara bakın, önlerinde park eden araçlar en düşük Toyota Corolla. Kimse çalışmıyor çünkü hepsi kira zengini. Şimdi kendileri öğrencilere verdikleri kirayı versinler, hatta çok karşı olduğum siteler, plazalar yapılsın bakalım, sömürü nasıl oluyomuş görsünler. Metro inşaatı başlar başlamaz bodrum katını indirimle 1 500 liraya kiralayan simsar emlakçıları savunamayacak kimse.
YanıtlaSilAçıkçası ev sahiplerinin savunulacak hiçbir tarafı yoktu zaten, yazıda da belirttiğim gibi görüştüğüm pek çok öğrenci boykot yapma düşüncesine sahipti ama el mahkum durumu da söz konusuydu. Bu bölgedeki pek çok evin tapusu olmadığı için Hisarüstü'nün kira zenginleri artık attan düşmüş gibi olacak. Şahsi korkum, el değiştiren rantın agresifleşme ihtimali, umarım üniversite sınırlarını korumak için Gezi Parkı olayları yaşamak durumunda kalmayız.
SilGüney Çimlerde uzanırken TB'nin arkasından yükselen binalar görmemek ümidi ile
YanıtlaSilgüney çimlerde uzanarak engel olunmuyor, ayağa kalkmak gerek arkadaşım!
Silçok saçma bir cümle. mücadelemiz zaten içinde keyifle yaşayabileceğimiz alanlarımızı korumak için. bu kadar asık suratlı olmaya gerek yok
SilBu gelişme ile Hisarüstü'nün, öğrencilerin ellerinden nasıl alındığını izleyeceğiz. Orta ve alt gelirli bir öğrencinin bu mahallede oturma şansı kalmayacak. Sonrasında yurtlara talep artacak. Artan talebi dengelemek için her şeyi para olan okulumuz yeni yurt yapmak yerine yurt fiyatlarını yükseltecek(superdorm da dahil). Kısacası bu rant telaşıyla yapılan uygulamayla sadece o beğenmediğimiz sömürücü ev sahiplerine değil, Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine de zarar verecek. Fakat güvenlik açısından kesinlikle yıkılmalıydı, bu gerçek.
YanıtlaSilDönüşümün kontrolünün ya da en azından denetiminin üniversite tarafından yapılmasının sağlanması gerekiyor. Rektörün ve üniversitemizin dişli hocalarının, Erdoğan ile masaya oturması ve bu konuyu enine boyuna tartışmaları şart. Yoksa bu dönüşümden inanılmaz zararlı çıkabiliriz.
Sil1999 depreminde yikilmamis olmasi ve bircok ogrencinin olmemis olmasi bir mucizeydi zaten.
YanıtlaSilAvantajı zemininin sağlam olması, yoksa binalar üflesen uçacak potansiyele sahip.
Silbende hisarüstünde gecekonduda oturuyorum ama toyota corollam yok. başka bir evimde yok. burdan abuk subuk gerizekalıca genelleme yapmayın. emlakçıları ve emlakçılara evlerini faiş fiyatlardan kiralatan ev sahiplerine bende karşıyım. yıllarca haksız kazanç elde ettiler.
YanıtlaSilküçük armutlu mahallesi ile birlikte mücadele verilirken bu rant sahipleri kıçlarını devirip, yüz çevirip yattılar. kimse kusura bakmasında öğrencilerinde götü kalkmış gidip 1500 2000 tl kira vermeyi göze alıyorlar.
Öğrencilerin bir taraflarının kalkmasıyla ilgili değil bu durum, ev sahipleri fiyatları kademeli olarak arttırdı, öğrenciler de bir olup 'Ne oluyoruz?' diyemedi çünkü zaten talebi karşılayacak oranda konut yoktu.
SilAyrıca zaten 'gecekondu'da oturuyorsunuz, yani Hazine arazisindesiniz. Elbet gün gelip evinizden çıkarılacaktınız, bir nevi emanetti o arazi size ve şimdi de geri alacaklar.
Bu durumdan en çok zararlı çıkanlar da, bu arazilere gecekondu apartmanlar dikip fahiş fiyatlardan kiralayan sözde ev sahiplerine olacak. Yaşayacakları kaybın adı yok.
Ogrencilerin bir tarafinin kalktigi yok. Istanbul disindan gelen ogrenci ne yapsin, nerede kalsin? Yurtlarin kapasitesi talebi karsilamiyor, en azindan ben ogrenciyken karsilamiyordu. Hal boyle olunca 3-4 ogrenci biraraya gelip ev kiraliyor. Hisarustunden ilk kez ev bakarken gorduklerime inanamamistim. Bir ev sahibi, tavani yaklasik 1.60 yukseklikte olan bodrum katini ikiyuz dolara kiralamaga calisiyordu. Evin icinde ayakta durmak mumkun degildi yahu. Bir baskasi bahcesindeki hayvan damina musluk koymus, icine de badanayi andiran birseyler yapmis ve ogrenciye yine ayni meblaga kiralamaga calisiyordu. Neyse sonunda karsidan bakinca eve benzeyen, fakat kirasi oldukca yuksek birsey bulmak mumkun oldu. Soyler misin sevgili dowan, ailesi Yunanistan'da yasayan ben nerede kalsaydim? Bebek parkinda mi yatsaydim? Sen acikgozluluk yapip mali goturememissin, ogrencilere saldirma.
SilO derme catma binalarin hepsi yikilmali. Ogrenci yine somurulecek, fakat en azindan hayvan daminda kalabilmek icin 200$ kira odemesi gerekmeyecek.
Bekleyinki siz erdoğan oturupta rektör ile konuşur:) AKp yandaşı bir firma yapacak herşeyi.Öğrenciler 4 kişi 1000 tl kira veriyordu.Şimdi otursunlar bakalım 8-10 kişi bi dairede kim izin verecek?Nasıl oturacaklar o paralara?2000 den aşağıya artık kira olmaz.Olsada en fazla 2 kişi otururlar.Beğenmediğiniz hisarüstü binalarını çok ararsınız..Erdoğanın menfaati olmasa,bu olay çıkarmıydı?Siz zannediyormusunuzki herşey öğrenciler için,herşey temiz ve sağlam yapılar için?:)
YanıtlaSilÜniversite yönetiminin işi ağırdan almadan, elini çabuk tutup araya hatrı sayılır aracılar sokarak bir şekilde bu dönüşümü kendine de faydalı hale getirmesi gerekiyor. Aksi takdirde bugünü arar hale geliriz.
SilOkurken ogrenci temsilciligi ndeydim. O zaman cok eski mezunlardan OTK basinda olan biri gelmisti ve muhabbet etmistik. Bogazicinin ilk yillarinda bu binalar yikilmaya kalkilmis fakat ogrenciler dozerlerin onlerine gecip engel olmuslar. Cok pismandilar tabi.
YanıtlaSilRektörün kendisinin harekete geçmesini beklersek daha çok bekleriz. Kuzey'de binaların yenilenmesi olayında rektörlük yıllarca belediyeden izin dilendi, kendi binalarını, arazilerini yönetebilmek için izin alması gereken bir üniversiteyiz. Yapılması gereken öğrenciler olarak hisarüstünde hakkımız olduğu, bu bölgenin yerleşikleri olduğumuz ve buradan sürülmeye sessiz kalmayacağımızı açık bir şekilde ortaya koymak. Başta hali hazırda hisarüstünde kiracı olan öğrenciler olarak rektörlük ile görüşme talep etmeliyiz, kampüste ve hisarüstünde eylemler yapmalıyız. Hisarüstü yeniden planlanacak ve inşa edilecekse boğaziçililerin de görüşü alınmalı, mimarlar ve planlamadan sorumlu kişilerle görüşerek somut talepler oluşturmalıyız. Ne kadar erken taleplerimizi belirtirsek, rant çarkı dönmeden önce söz sahibi olursak o kadar hisarüstünde öğrencilerin bir geleceği olabileceği konusunda ümitlenebiliriz.
YanıtlaSilRektörü beklememek, rektörü harekete geçirmek lazım. Şahsen bu hafta içinde kişisel olarak, üniversitemizin hocaları ile etkileşime geçmeyi düşünüyorum. Doğatepe'de ve Boğaziçi'nde yapılacak forumlarda da bu konuya odaklanmak gerekiyor, çünkü Gezi Parkı bir nevi ensemize gelmiş oldu.
Silacaba buradaki arazinin bir kısmını kamulaştırılıp boğaziçi'ne devredilmesi mümkün olabilir mi? acaba toki bu bölgenin inşaasını alacaksa tokiden boğaziçine devri için de bir site yapması istenebilir mi? belediyenin yada tokinin böyle bir yetkisi var mı merak ediyorum.
YanıtlaSilBurada üniversite yönetiminin bu süreci ne kadar başarıyla yönetibileceğinin çok büyük bir etkisi var. Kentsel dönüşüm sürecinde, üniversiteye bakan alanda ya da en azından Kuzey Kampüs'ün arka tarafında öğrence ve öğretim görevlisi konutları alanı oluşturulabilir. Gerçi Gezi Direnişi sürecindeki tavrımızdan ötürü, bizi ne kadar kaale alırlar orası da ayrı bir mesele.
SilÇok ütopik ama bu arazinin tümü kampus, yurtlar, lojmanlar yapılmak ve ağaçlandırılmak üzere Boğaziçi'ne devredilse muhteşem olur.
SilBu konu sadece Hisarustunu ilgilendirmiyor. Tum Bogazicin'e yakin alanlardaki araziler kapsamindaki (Davutlu, Poligon, Sariyer'e kadar) zengin muteahhit kisminin TOKi ile birlikte hazirladigi pahali luks konut siteler olacak. Ayrica Bogazici universitesinin yerinde kalacaginimi zannediyorsunuz? Ilerde Bogazici universiteside yine bir buyuk insaat sirketine satilir. Kampus komple Kilyos'a gider. Bu sekilde kapitalist buyuk sirket ve guruplar Bogazin rantini cebine indirirler. saygilar herkese.
YanıtlaSilBoğaziçi Üniversitesi'nin arazisi, üzerinde sadece üniversite kurulmasıyla şartıyla devlete bağışlanmıştır. Ancak elbette tırtıklama olacağını düşünüyorum, umarım yanılırız.
SilBinaların birçoğu çok kötü, gerçekten kira sömürüsü had safhada ama benim anlayamadığım yıllardır yalnızca rantın el değiştirdiği ülkemizde yeni bir uygulamanın başlayacağını nasıl olup da göremiyoruz. Türkiye'de bir uygulama düşünülmüş ise eninde sonunda uygulanır; hatırı sayılır kimse var mı bilmiyorum?
YanıtlaSilTartışmanın seviyesini düşürmeyi göz önüne alarak halkın tepkisini ortaya koyuyorum, sıçtığımızın resmidir arkadaşlar
YanıtlaSilEve çıkanlar için çok büyük bir sorun kapıda...
SilDeliden mektuplara katılıyorum. Amaç temiz ve sağlam yapının da ötesinde bir şey. Diğer kentsel dönüşüm örneklerine bakıldığında da şu açıktır ki kentsel dönüşümler halihazırda orada oturanlara hiçbir şekilde sorulmadan, iktidarın isteğine ve sermayenin çıkarına göre, bölgede ikamet edenleri de şehrin dışına doğru süren şekilde gerçekleşmiştir. Dönüştürülen kent alanının değeri sermaye sahiplerinin satın alabilecekleri seviyeye yükselmiştir. Dolayısıyla Hisarüstü'nde gerçekleşecek rantsal dönüşümde de karlı çıkacak olan ne öğrenciler ne de kiraya sırtlarını dayamış ev sahipleri olacaktır. Burada yaşayanların bir kısmı ödeyemeyecekleri ev borçları sebebiyle şehrin dışına gitmek zorunda kalacaklar. Okula yakın oturmak isteyen öğrenciler de rantsal dönüşümden sonra artacağı ayan beyan ortada olan kirayı ödeyemecekleri için bu çevrede kalamayacaklar.(yapılan metro kiranın artacağının habercilerinden sadece biri olduğu gibi okul çevresinden sürülecek öğrencilerin okula ulaşımlarını kolaylaştırmak için de bir çözüm olarak düşünülmüş olabilir.)
YanıtlaSilDaha önce belirtildiği gibi tabii ki ben de sömürücü ev sahiplerinden hiç hoşlanmıyorum. Fakat Hisarüstü'nün tamamen bu ev sahiplerinden oluşmadığını düşünürsek ve bu rantsal dönüşümün hepimizi vuracağını düşünürsek öğrenciler olarak mahalleliyle birlikte hareket etmemiz gerektiğini düşünüyorum.(Bu birlikte hareket etme sürecinde gelecekte karşımıza çıkacak kira fiyatlarına etki etme gücünü yakalayabileceğimizi düşünüyorum.)Karşımızda hiç kimseyi takmadan çıkarına göre planlar yapan sermaye yanlısı iktidarla da ancak birlikte hareket ederek başa çıkabileceğimizi düşünüyorum. Bunun için mahalleli, öğrenciler olarak örgütlenip, taleplerimizi belirleyip, bu talepleri güçlü bir şekilde dillendirmeliyiz diye düşünüyorum. Çünkü sadece öğrenciler olarak yapacağımız bir hareket eksik ve sonuçsuz kalacaktır. Gezi direnişinde bolca seslendirilen sloganın bu konuda yinelenmesinin çok anlamlı olacağını düşünüyorum: Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz!
Açıkçası bir direniş gerçekleştirilmeli elbet, ama öğrenciyi sömürülecek bir yaratık olarak gören ev sahipleriyle olmalıdır bu direniş gerçekten bilemiyorum.
SilHükümet kendimizi temeline dahi gömecek olsak bu dönüşümü gerçekleştirecektir. Direnişimizi yapıma karşı değil, doğru projelendirme üzerine kurgulamamız gerektiğini düşünüyorum.
Kendimi yinelemiş gibi olacağım ama sadece öğrencilerin katıldığı bir kentsel dönüşümü etkileme hareketi eksik ve güçsüz kalacaktır. Mahalleliyle birlikte hareket ettiğimiz süreçte, ev sahiplerine derdimizi anlatıp kiraları makul bir seviyede tutmak için bir denetim mekanizması oluşturabiliriz gibime geliyor.
SilSenin de belirttiğin gibi, direniş kentsel dönüşümün projelendirme konusunda olmalı zira dönüşümden etkilenenler ne kadar söz sahibi, kimler kazançlı çıkıyor bu projelerden gibi sorular çok önemli bu süreçte. Yani yerinde, bölgede yaşayana, doğaya, tarihe saygılı kentsel dönüşüm olmalı. Ki bu nokta da mahalleliyle hareket edebileceğimiz ortak bir nokta.
Sen nerde yaşıyorsun acaba? yıllarca boğaziçi öğrencilerini kira konusunda sömüren, gecekondulara 1500 lira fiyat biçen ve bu gecekondularla zengin olan ev sahiplerinin haklarını (ne hakkıysa) ben savunmam kimse kusura bakmasın. Ama ortada mağdur olabilecek birileri varsa o da boğaziçi üniversitesi öğrencileridir. Bu konuda iyi düşünülmeli ve boğaziçi öğrencilerinin burada yapılacak olan projede söz hakkı olmalı. Bunun için mücadele verilmeli.
SilRektörlükte her şeyin farkında merak etmeyin, daha geçen hafta Abdullah Gül'le görüştüler.
YanıtlaSilyıkılması gerekiyorsa yıkılmalı zaten. okulun görevi burada yıkılmayı engellemek değil, bu süre zarfında kendi öğrencilerinin en az kayıpla bu süreyi atlatmaları olmalı.
Ve yıkım sonrası öğrencilerin yararına konut ve sosyal alanların oluşturulması da sağlanmalı.
SilYorumumu yayınladınız fakat ben mi göremiyorum bilemedim.
YanıtlaSilReklam yorumlar da gelebildiği için blogun yorum moderasyonu açık. Reklam ve anlamsız küfür içermediği müddetçe yayınlanıyor her şey ;)
SilBakın benim arkadaşımın evi var mesela.kız arkadaşları ile birlikte 6 kişi kaldıklarını biliyorum.İçki içmelerine,party yapmalarına bile kimse birşey demiyor.Bu rahatlık ve huzuru bulamaz kimse hiçbiryerde.Verdileri kira bedeli sanırım 800 tl.Sizin 2000 tl lik kira alan bina sahipleri sömürgeci ama hepsi değil.
YanıtlaSilEv sahipleri ile ortak hareket etmek gerek.Siz onları,onlarda sizi umursamazsa,rant çarkı içinde kaybolup gidersiniz.Etiler lisesini satmadılarmı?Ormanlık alanlar satılmadımı?3. Köprü için 250 bin civarı ağaç yalan yere kesilmedimi?Üniversiteyimi umursarlar zannediyorsunuz?Hızlı bir şekilde mahalleli ile ortak bir çalışma içine girilmesi gerektiğini düşünüyorum.Siz onları,onlarda sizi umursamazsa,rant çarkı içinde kaybolup gidersiniz.
Haklısın elbet, ancak Hisarüstü'ndeki en büyük çıkmaz bir çok yapının tapusunun olmaması. Teknik olarak tüm araziler ve dolayısıyla üzerindeki tüm taşınmazlar da devlete ait. Yani ev sahiplerinin iddia edebilecekleri hiçbir hak yok gibi, yüksek olasılıkla kendilerine verilecek bir konuta razı olmak durumunda kalacaklar ki o konutu vermeme ihtimali de var devletin.
SilBırakın yıksınlar. Yarın bir gün deprem olduğunda herkesin içi rahat olur en azından.
YanıtlaSilTapu tahsisleri var diye biliyorum ve % 80 lik bir kesimde olması gerekiyor.Her daire başına 1 daire verdikten sonra,kimsenin umursayacağını zannetmiyorum.Satıp,yine buradan bir daire alabilirler.Bu konuyu ev sahiplerine kötü geldi diye düşünüyorsun ama iki taraflı bakınca hiç kimseye yararı yok.Hem halk taşınmış olacak,hemde öğrenciler aynı yada daha yüksek fiyatlar üzerinden ,5-6 kişi yerine sadece 2 şer kişiler halinde kalabilecekler.Umarım hayırlı olur ama erdoğan varsa işin içinde,kendi yandaşları hariç kimseye hayırlı olacağını zannetmiyorum.Halkı dinlemeyen,kimi dinler...Ben yeniden söylüyorum;
YanıtlaSilKimse aldanmasın bu olaya.Ev sahipleride,öğrencilerde.Rant içerisinde kaybolup gidersiniz biraz önce örnekler verdim.Birlikte hareket etmezseniz,hiç bir hakka sahip olamaz,olduğunuz haktanda mahrum kalırsınız.Zorba insanlarla anlaşmak zordur!Bknz Geziparkı...Tüm söyleyecelerim bukadar.Sağlıcakla...